Canlılar arasında eşekten daha kendinden emin, daha vurdumduymaz, daha içine kapalı, daha ciddi, daha ağır başlı olanı var mıdır?

Eşeği kulaklarından, deliyi konuşmaların dan anlarım.

Derler ki, yük altında bir eşek kalır.

Eşekler; samana sahip olmayı, altına sahip olmaktan çok severler.

Eşeğe fazla sokulan, çifte yemeye hazır olsun.

Nice yürük atlar yollarda kalmışken, topal eşek sağ salim konağa ulaşır.

Eğer üç kişi sizin eşek olduğunuzu söylüyorsa, bir semer kuşanın.

Eşeği mektep müdürü yapan dershanelerin, ahıra döndüğünde şikâyet etmemelidir.

Ancak toz duman dindikten sonra, bindiğinin eşek mi, at mı olduğunu anlarsın.

Eşekler anırmaya başladığı zaman, bülbüllerin sesini duyamazsınız.

Eşekten şeker esirgenmez ama eşek yaratılışı bakımından otu beğenir.

Eşek sahibinden eşekliği yüzünden kaçar, halbuki sahibi iyiliğinden dolayı onun peşinden koşar.

Eşeğe giydirsen nakışlı bir çul, at olmaz, huyunca zırlar demişler.

Eşekler kulaklarından, aptallar yüzlerinden, çılgınlar sözlerinden tanınır.

Eşeğe, katır boncuğuyla inci birdir. Zaten o eşek, inciyle denizin varlığından da şüphe eder.